2000’lerin başı, Türkiye ekonomisi için bir kırılma dönemiydi: yüksek enflasyon, dalgalı döviz kuru, finansal kırılganlık ve yapısal sorunlar… O dönemde ekonomiyi istikrarsız kılan en önemli kronik sorunlardan biri enflasyon oldu. Büyüme zaman zaman yakalansa da, “sürdürülebilir ve dengeli kalkınma” modelini inşa etmekte zorluk yaşandı. Özellikle enflasyon, cari açık, dış borç yapısı ve benzeri yapısal kırılganlıklar bu süreci zorlaştırdı. Birçok ekonomist, yıllar içinde büyüme rakamlarıyla “parlak” resimler çizilse de, bu büyümenin arka planında gelir dağılımı eşitsizliği, enflasyonun yarattığı alım gücü kaybı ve yapısal reform eksiklikleri olduğunu vurguladı. Sonuç: Türkiye, geçmişte özellikle 2000’ler başı “kriz ülkesiydi”. Yapısal sorunlar, enflasyon ve ekonomik kırılganlık, sürdürülebilir kalkınmayı gölgeliyordu.
Dalgalanma ve Yeni Arayışlar
Ancak 2000’ler ve 2010’lar boyunca, zaman zaman güçlü büyüme dönemleri yakalandı ama bu büyüme genellikle dalgalı, kırılgan ve uzun vadeli yapısal sağlamlıktan uzak oldu. Son dönemde, özellikle 2023 sonrası ekonomi politikalarında yön değişimi görüldü: “yüksek enflasyon + düşük faiz” siyaseti terk edilerek, daha “ortodoks” para ve maliye politikalarına geçiş sinyalleri verildi. Bu değişim, 2024’te büyümede % 3.2’lik bir artışla kendini gösterdi bu oran, sıkı para politikası ve yüksek faiz yüküne rağmen beklentilerin üzerinde çıktı. Ancak bu iyileşmeye rağmen, ekonomi hâlâ kırılgan: kredi ödemelerinde, şirket bilançolarında bozulmalar, “gerçek ekonomi” tarafında sorunlar olduğu yönünde uyarılar var. Yapısal dönüşüm üretim, ihracat, sanayi, teknolojik adaptasyon bazı sektörlerde ivme kazandı; örneğin sanayi üretimi ve “imalat sektörü” gayri safi yurtiçi hasıla (GSYİH) artışında önemli rol oynuyor. Bu aşamada Türkiye, “kırılgan ama potansiyeli olan bir ekonomi” olarak tanımlanabilir temellerin sağlamlaştırılması, ancak hala birçok risk barındıran bir yapı.
2025–2026 Perspektifi
Bugün, Türkiye ekonomisi belirsizliklerle birlikte dikkatli bir yöne doğru kaymaya çalışıyor. Umut Verici Gelişmeler Enflasyonda düşüş eğilimi başladı: yıllık enflasyon 2025’te önceki yıllara göre geriledi. Büyüme yine pozitif: 2024’te % 3.2, 2025 ve 2026 için de % 3–4 bandında büyüme öngörülüyor. Kamu borçluluğu/gsyih oranı görece düşük: Bu, yani borç yükünün görece hafifliği, makroekonomik kırılganlığı azaltan bir faktör olarak görülüyor. Yapısal reform beklentisi ve yeni düzenlemeler (üretimin artırılması, mali disiplin, vergi/reform adımları) konuşuluyor; eğer uygulanırsa, sürdürülebilir ve dengeli büyüme için fırsat doğabilir.
Henüz Tam Aşılamayanlar
Bankacılık ve kredi piyasalarında “kötü kredi (NPL)” oranlarında artış olduğu, bu durumun reel sektör ve KOBİ’ler üzerinde baskı yarattığı ifade ediliyor. Emek piyasasında “alt istihdam / kayıt dışılık / gelir eşitsizliği” sorunları hâlâ önemli; bu da büyümeden gelen kazancın topluma eşit dağılmadığını gösteriyor. Enflasyon hâlâ yüksek ve enflasyon beklentileri, kur oynaklıkları, dış talep-siyasi- jeopolitik riskler, orta vadede kırılganlık yaratabilir. Büyümenin yapısı sanayi, imalat, ihracat, teknoloji yatırımı gibi alanlara kaymalı; sadece kısa vadeli kredi genişlemesiyle büyüme, sürdürülebilirlik sağlamıyor. Özetle: 2025 itibarıyla Türkiye ekonomisi “stabilizasyon / yavaş toparlanma / kırılgan iyileşme” döneminde. Ancak bu iyileşmenin sürdürülebilir olması için yapısal reformlar, mali disiplin, üretim/imalat/inovasyon odaklı politikalar kaçınılmaz görünüyor.
Nereye Gidebiliriz? Burada, Türkiye’nin izleyeceği politikalar, küresel konjonktür ve iç dinamiklere bağlı olarak bir kaç olası senaryoyu değerlendirebiliriz: “Dengelenmiş, Sürdürülebilir Büyüme” Senaryosu Enflasyonun kontrollü şekilde düşürülmesi, fiyat istikrarının sağlanması Kamu maliyesinde disiplin, borç sürdürülebilirliğinin korunması Sanayi, imalat, ihracat, teknoloji ve yenilik odaklı yapısal yatırımlar İş gücünün verimliliği artırılması, kayıt dışılığın azaltılması, sosyal politikalarla eşitsizliğin gözetilmesi. Bu senaryoda Türkiye, uzun vadede orta–üst gelir grubuna daha düzenli şekilde yükselebilir; milli gelir, kişi başı gelir, refah düzeyi artar; dışa bağımlılık azalır; istikrarlı büyüme sağlanır.
“Dalgalı, Dalgalanmaya Açık” Senaryo (Orta Yol) Enflasyon düşse de, dönemsel kur şokları, faiz-dövize bağlı finansal kırılganlık devam eder. Büyüme arada artar arada durgunluk olur; yapısal reformlar gecikir veya eksik kalır. Gelir dağılımındaki eşitsizlik, iş güvencesizliği, kayıt dışılık gibi sosyal sorunlar sürdürülebilir refahı zayıflatır; halkın alım gücü, yaşam standardı istenilen düzeye gelmeyebilir
“Yeni Kriz, Geri Dönüş” Senaryosu Enflasyon yeniden yükselir ya kur, ya global şoklar, ya mali disiplinsizlik nedeniyle, Kredi piyasasında bozulma artar, “non performingloans” (takipteki krediler) çoğalır reel sektör zarar görür, yatırımlar durur. Yapısal reform yapılmaz; üretim-inovasyon altyapısı ihmal edilir büyüme zayıflar, dış borç/kur riski artar, ekonomik kırılganlık artar. Bu senaryo halkın refahında ciddi düşüş, işsizlik, alım gücünün azalması ve toplumsal memnuniyetsizlik yaratabilir
Ne Öğrendik, Ne Öğreniyoruz? Türkiye ekonomisinin son 20–25 yılındaki hikâyesi; yeniden yapılanma, iniş-çıkış, kırılganlıklar ve fırsatlarla dolu. “Yüksek büyüme + yüksek enflasyon + kırılgan finansal yapı” üçlüsü bir süre sürdürüldü ama bu model, yalnızca kısa vadeli kazanç sağladı, uzun vadeli istikrar getirmedi. Günümüzde yön değişikliğine gidildiği görülüyor; enflasyon kontrolü, kamu borcu yönetimi, mali disiplin ve reform beklentisi bu iyi sinyaller., Ancak bu sinyallerin “politik taahhüt” haline dönüşmesi, yapısal sorunların (üretim, kayıt dışılık, gelir eşitsizliği, yatırım–inovasyon, dış bağımlılık vs.) kalıcı çözümlerle aşılması şart.
Bir Şans, Ama Aynı Zamanda Sorumluluk
Türkiye bugün doğru adımlar atılırsa orta vadede “güçlü, dengeli ve sürdürülebilir bir ekonomi” imkânı yakalamış durumda. Fakat bu potansiyel, sadece büyüme rakamlarıyla değil: eşit refah, ekonomik istikrar, sosyal adalet, yatırım ve üretimle gerçekleşebilir. Eğer ekonomi yöneticileri bu pencereyi iyi değerlendirir, yapısal reformları kararlılıkla uygular, kamu maliyesinde istikrarı gözetir, üretim-imalat-ihracat odaklı büyümeyi sağlar Türkiye’nin “geleceği” sadece söylem değil, somut refah olabilir. Ancak rehavet, politik belirsizlik ya da piyasada güven kaybı, bu potansiyeli boşa çıkarabilir. Kısacası: Türkiye zor bir geçmişten geldi şimdi bir yol ayrımında. Ya “yalnızca rakamlara dayalı büyüme” ile geçmişin hatalarını tekrarlayacak; ya da “sağlam temeller yapısal dönüşüm adil refah” ile uzun soluklu bir kalkınma inşa edecek. Yazan; Ergün DOĞRU
EKONOMİ
15 saat önceGENEL
17 saat önceGENEL
2 gün önceEKONOMİ
8 gün önceGENEL
10 gün önceGENEL
11 gün önceGENEL
12 gün önceGENEL
18 gün önceGENEL
18 gün önceEKONOMİ
25 gün önceGENEL
25 gün önceGENEL
25 gün önceGENEL
30 gün önceGENEL
30 gün önceGENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025MAGAZİN
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025ÇEVRE
03 Aralık 2025ÇEVRE
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025FOTO GALERİ
03 Aralık 2025EKONOMİ
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025VİDEO GALERİ
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025UNCATEGORİZED
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025UNCATEGORİZED
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025EKONOMİ
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025VİDEO GALERİ
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025EKONOMİ
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025EKONOMİ
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025EKONOMİ
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025FOTO GALERİ
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025FOTO GALERİ
03 Aralık 2025VİDEO GALERİ
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025FOTO GALERİ
03 Aralık 2025EKONOMİ
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025EKONOMİ
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025MAGAZİN
03 Aralık 2025FOTO GALERİ
03 Aralık 2025FOTO GALERİ
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025VİDEO GALERİ
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025FOTO GALERİ
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025EKONOMİ
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025EKONOMİ
03 Aralık 2025FOTO GALERİ
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025FOTO GALERİ
03 Aralık 2025EKONOMİ
03 Aralık 2025FOTO GALERİ
03 Aralık 2025FOTO GALERİ
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025FOTO GALERİ
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025EKONOMİ
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025EKONOMİ
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025FOTO GALERİ
03 Aralık 2025MAGAZİN
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025FOTO GALERİ
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GENEL
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025SPOR
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025SPOR
03 Aralık 2025SPOR
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025GÜNDEM
03 Aralık 2025
1
Yabancı ilgisini üzerine çeken yerli hisseler
67597 kez okundu
2
15 hisse hedef fiyatını yükseltti
12650 kez okundu
3
Google satın alımlara tam gaz devam ediyor!
5414 kez okundu
4
OPEC üretim kesintisini 1 ay uzatacak
5264 kez okundu
5
Otomotiv Endüstirisinin Başkenti Bursa, Türkiye’yi Geleceğe Taşıyor
4711 kez okundu