14 Mayıs 2025 Çarşamba
ABD’li teknoloji milyarderi Elon Musk, insanları Mars’a götürmek konusunda neden bu denli ısrarcı olduğu sorusuna Güneş’in bir gün Dünya’yı yutacağı cevabını verdi. Fox News’e verdiği röportajda Musk, “Mars, toplu yaşam için bir hayat sigortasıdır,” dedi. “Yani, sonunda, Dünya’daki tüm yaşam Güneş tarafından yok edilecek. Güneş yavaş yavaş genişliyor ve bu yüzden bir noktada çok gezegenli bir medeniyet olmamız gerekiyor çünkü Dünya yanıp kül olacak.” Güneş’in zaman içinde genişleyerek Dünya ve Mars da dahil olmak üzere yörüngesindeki gezegenleri yutacağı bilimsel bir gerçek. Ancak bu kasvetli olayın yaklaşık altı milyar yıl daha meydana gelmesi beklenmiyor.
Birçok kişiye göre ise gezegeni halihazırda sarsan çevre krizi, milyarlarca yıl sonraki kozmik olaylara yönelik endişelerden çok daha büyük ve çok daha acil. 2030’larda Mars’ta insanlı bir üs kurma hayalini birçok kez dile getiren milyarder, Dünya’yı yaşanabilir bir yer olarak tutmayı önceleyen çevre aktivistlerinin bu yüzden hedefi haline gelmiş durumda.
Tesla firmasıyla birlikte elektrikli otomobilleri çevre dostu bir alternatif olarak benimsemiş olsa da Musk, diğer şirketlerinde bu denli duyarlı değil. Örneğin, milyarderin Mars roketlerini inşa eden uzay firması SpaceX çevre kurallarını ihlal ediyor. Futurism’e göre şirket, Teksas’taki su kütlelerine ve yakınlarına defalarca zehirli atık döktü.
Ayrıca test aşamasındaki Starship’in fırlatmalarının çevredeki bitki örtüsü ve yaban hayatı için son derecede zararlı olduğu kanıtlandı. Starship roketleri kullanılabilirliğini kanıtlarsa gelecekte Mars’a kargoları ve astronotları taşıyan uzay araçları olacak. Ancak SpaceX, henüz bir Starship’i uzaya başarıyla fırlatıp güvenli bir şekilde yere indiremeyi başaramadı…Haber ; Cem Bayram SEÇEN
Bursa gecelerinin sevilen sanatçısı Mehmet Çevik’i sahne aldığı ünlü mekan Meze’de ünlü oyuncu, sunucu, yapımcı, komedyen, şovmen ve seslendirme sanatçısı Mehmet Ali Erbil ve Serkan Arslan yalnız bırakmadı. Bursa sahnelerinin sevilen sanatçısı Mehmet Çevik, bu 7 Mayıs gecesi yine sevenlerine Bursa”nın gözde eğlence merkezlerinden biri olan Meze’de bol eğlenceli ve keyifli bir gece yaşattı.
Şarkılara Hep Birlikte Eşlik Ettiler
Mehmet Çevik’i sahne aldığı Meze Özlüce’de dinlemeye gelen ünlü bir dostu vardı. Oyuncu, sunucu, yapımcı, komedyen, şovmen ve seslendirme sanatçısı Mehmet Ali Erbil ve Serkan Arslan, Mehmet Çevik’i sahnesinde yalnız bırakmadı.
Birbirinden güzel şarkılarını Bursalı sevenleri için söyleyen Mehmet Çevik, yine her zamanki gibi sevenlerini coşturmasını bildi. Mehmet Çevik’i dinlemeye gelen Mehmet Ali Erbil ve Serkan Arslan Mehmet Çevik”in seslendirdiği tüm şarkılara eğlenceye gelen konuklar ile eşlik ettiler müzik ziyafeti gecenin ilerleyen saatlerine kadar sürdü. Haber ; Cem Bayram SEÇEN
Bursa’nın başarılı iş kadınlarından oluşan Miss Quality Group, Özlüce Nilüfer Botanik Garden’de düzenlediği Hıdırellez Şenlikleri renkli görüntülere sahne oldu. Bursa’nın başarılı iş kadınlarından oluşan Miss Quality Group Özlüce Nilüfer Botanik Garden’ da 5 Mayıs gecesi düzenlediği Hıdrellez Şenlikleri renkli görüntülere sahne oldu. Düzenlenen Hıdrellez şenliğine tüm üyelerinin yanı sıra yüzlerce davetli katıldı.
Bursalı Başarılı iş kadını Ebru Yalçın’ın ev sahipliğinde düzenlenen etkinliğe Roman kıyafetleriyle gelen hanımlar gece geç saatlere kadar renkli görüntüler oluşturdular,. gece boyunca Bursa’nın sevilen Dj’i Hüseyin Çelik’in çaldığı bir birinden güzel Roman müzikleriyle coşan ve oynayan kadınlar pisti bir an olsun boş bırakmayarak gecenin tadını göbek atarak çıkarttılar.
Gecenin sürprizi ise Bursa sahnelerinin aranan oryanteli Aylin oldu. Geceye muhteşem göbek dansı ile renk kattı.Bursalı kadınlar için muhteşem dansını sergileyen Oryantal Aylin geceye katılan konukların beğenisini kazandı .. Gecenin finalinde ise özel olarak hazırlanan pastayı Miss Quality Group kurucusu Ebru Yalçın Gürük yoğun alkışların arasında kesti.. Davetliler hıdırellez şenliğini gecenin geç saatlerine kadar eğlenerek sürdürdü…Haber ; Cem Bayram SEÇEN
7 Mayıs’ta, 133 Kardinal Vatikan’daki Sistina Şapeli’ne kapanacak ve Katolik Kilisesi’nin yeni liderini seçmek için gizli oylama sürecine başlayacak. Süreç büyük ölçüde gizli yürütülse de bilinen şey, her gün dört oylama turunun yapıldığı ve bir kardinalin Papa seçilebilmesi için oyların üçte ikisini alması gerektiği. Genellikle bu seçim süreci 15 ila 20 gün arasında sürüyor. Peki seçimlere bir hafta kala, Katolik Kilisesi’nin başına geçmeye en yakın isimler kimler?
70 yaşındaki tecrübeli diplomat, Papa Francis’in devlet sekreteriydi; yani Vatikan’ın başbakanı konumundaydı. Papa Francis’in papalığıyla yakın ilişkili olsa da, Parolin çok daha temkinli ve diplomatik bir liderlik anlayışına sahip. Kilise’nin rotasında düzeltme yapılması gereken noktaları iyi biliyor. Çin ile yapılan, piskopos atamalarıyla ilgili tartışmalı anlaşmayı yürüten isimdi. Ayrıca Vatikan’ın milyonlarca euro kaybettiği Londra’daki başarısız bir emlak yatırımında da yer aldı fakat hakkında herhangi bir suçlama yöneltilmedi. Papa Benedict XVI tarafından kardinal ilan edilen Parolin, Latin Amerika kilisesine hâkim ve 2014’te Vatikan’ın rol oynadığı ABD-Küba yakınlaşmasında yer aldı. Ancak pastoral (cemaate doğrudan hizmet veren) deneyimi oldukça sınırlı. 14 yaşında kurs eğitimine başladı, 1980’de rahip olduktan sonra sadece iki yıl kuzey İtalya’daki memleketine yakın bir bölgede hizmet verdi ve ardından Vatikan diplomasi kadrosuna geçti. Seçilirse, Polonyalı II. Jean Paul, Alman Benedict XVI ve Arjantinli Francis’ten sonra papalıkta yeniden bir İtalyan dönemi başlayacak.
67 yaşındaki Tagle, birçok bahis sitesinde ilk Asyalı Papa olarak öne çıkan bir isim. Bu da Katolik nüfusunun büyüdüğü Asya bölgesine güçlü bir işaret olarak algılanıyor. Manila’nın sevilen başpiskoposu olan Tagle, Papa Benedict XVI tarafından kardinal yapıldı. Daha sonra Papa Francis onu Roma’ya getirerek Vatikan’ın Asya ve Afrika’daki kiliselerden sorumlu misyonerlik dairesinin başına getirdi. Francis’in Vatikan bürokrasisinde yaptığı reformlar sonrası görevi daha da önem kazandı. Pastoral, yönetsel ve Vatikan deneyimi olsa da Tagle, kardinaller için biraz genç sayılabilecek yaşta olabilir. Daha kısa bir papalık dönemi isteyebilecek kardinal seçici kurul açısından bu bir dezavantaj olabilir. Ancak iyi bir iletişimci ve öğretici olması, görev için gerekli en önemli niteliklerden.
65 yaşındaki Ambongo, Papa Francis tarafından kardinal yapıldı ve Afrika’nın en büyük Katolik nüfusuna sahip piskoposluk bölgesinin başında. 2018’den bu yana Kongo’nun başkenti Kinşasa’da başpiskopos ve 2019’dan bu yana kardinal. Vatikan’daki reformlara yardımcı olan danışman grubunda da yer aldı. Ambongo, hem Kongo’da hem de kıta genelinde Katolik öğretiye sıkı bağlılığı ve muhafazakâr duruşuyla tanınıyor. 2024’te, Afrika ve Madagaskar Piskoposlar Konferansı adına, Papa Francis’in eşcinsel çiftlere kutsama izni veren kararına açıkça karşı çıkan bir bildiri imzaladı. Bu, kıtanın bu konuda Papa’ya karşı toplu bir tavır aldığı anlamına geldi ve Ambongo’nun Afrika’daki statüsünü pekiştirdi.
69 yaşındaki Zuppi, Papa Francis’in tercih ettiği “sokağa yakın” rahip profilini yansıtıyor. 2015’te zengin Bologna başpiskoposluğuna getirildi, ardından 2019’da kardinal yapıldı. Roma merkezli Katolik yardım kuruluşu Sant’Egidio Topluluğu ile yakından bağlantılı. Bu topluluk, özellikle dinlerarası diyalogda etkili oldu. 1990’larda Mozambik iç savaşının sona ermesinde Sant’Egidio adına müzakerelerde yer aldı. Papa Francis tarafından Ukrayna’daki savaşta barış elçisi olarak görevlendirildi. Bu görevle Kiev ve Moskova’yı ziyaret etti; ayrıca Çin ve ABD’ye de gitti. Toplumun dışlanan kesimlerine hizmet etmeyi ön planda tutan Zuppi, Francis’in çizgisini sürdürebilecek bir aday. Ancak göreceli gençliği, daha kısa bir papalık isteyenler için dezavantaj olabilir.
72 yaşındaki Erdő, muhafazakâr çevrelerde güçlü bir aday. Ciddi bir teolog, akademisyen ve eğitmen olarak tanınıyor. 2002’den bu yana Macaristan’ın Esztergom-Budapeşte Başpiskoposu ve 2003’te II. Jean Paul tarafından kardinal ilan edildi. 2005 ve 2013’teki iki konklavda da oy kullandı. Teoloji ve kilise hukuku alanında doktorası bulunan Erdő, altı dil konuşuyor. Kürtaj, eşcinsel evlilik gibi konularda Katolik doktrinini savunuyor. 2015’te, boşandıktan sonra yeniden evlenen Katoliklerin sadece cinsel perhizle yaşarlarsa komünyona katılabileceğini savundu. Geleneksel aile yapısını destekliyor ve 2014-2015’te Vatikan’daki aile toplantılarının organizasyonuna katkıda bulundu. Macaristan’daki sağcı hükümetle yakın ilişkileri var ve kiliselere sağlanan cömert destekten faydalanıyor. Ancak, göçmen karşıtı kampanyalar ve LGBTQ+ haklarını kısıtlayan yasalara dair açık tavır almaktan kaçındı. Haber ; Cem Bayram SEÇEN